10 Aralık 2009

Son Veda

“Yaşamın bir parçası” diyerek kendimizi rahatlatsak da “ölüm” yine de pek haşır neşir olmak istemediğimiz zor bir olgu. Yojiro Takita’nın yönetmenliğini yaptığı Son Veda, Ölümü, "Kendi -gidişimiz-e kadar, er geç sevdiklerimizi “göndermek” zorundayız" cümlesine bağlayan güzel bir film.

Filmin başrolündeki Daigo, (Masahiro Motoki) çello çalarak hayatını kazanmaya çalışan, zar zor girdiği orkestra dağıtılınca işsiz kalan bu nedenle memleketine dönmek zorunda kalan bir adam. Kısa süre önce kaybettiği annesinin evine yerleşiyor ve yeni hayatı için iş bakmaya başlıyor.

Bu noktadan sonra hafif komedi unsurları eşliğinde Daigo, gazetede gördüğü “tecrübe” istenmeyen tek işe başvuracak ama o iş sandığı gibi bir turizm acentalığı değil, ölü bedenlerin gömülmek için hazırlandığı geleneksel bir meslek olan “tabutlayıcılık” çıkacaktır.
Yeni mesleği ortaya çıktıktan sonra karısı dahil çevresindekiler tarafından dışlanan kahramanımız başta zorlansa da daha sonraları yaptığı işin, özellikle ölülerin yakınları üzerinde nasıl bir manevi etkiye sahip olduğunu görüp, önce ölülere, sonra yaptığı işe saygı duymaya başlayacaktır.

Tabiki kimse tabutçuluk üzerine bir kariyer yapmak istemez, bu etrafınızdakilerin “sizin adınıza çok mutlu olacakları şeyler” listesinde başlarda değildir ama filme bir şans verirseniz “ölümün” gerçekten o denli korkunç bir şey olmadığıni hissedebilirsiniz.
Son Veda, ölüme isyan etmek veya kabullenmekle ilgilenmiyor. O kalanların “gideni” olduğu gibi kabul edip saygılı ve sevgili bir şekilde uğurlama ritüelini anlatıyor.


Küçük bir not: Filmin müziklerini, ünlü animasyon erbabı Hayao Miyazaki’nin “Ruhların Kaçışı” ve “Howl’un Yürüyen Kalesi” filmlerinin de müziklerini yapan Maestro Joe Hisaishi yapmış. Güzel bir çello melodisi sizi alıp götürebiliyor film boyunca...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder